29 Kasım 2013 Cuma

alim mi, alem mi belli değil

"Evvel-i dünyadan kıyamete kadar bize bütün ilimler öğretildi. Kim ne isterse sorsun" diyen zata tabiiyim

üstad'dan fevkalade muhasebe

Acaba ben bütün bütün aldanmış mıyım? Görüyorum ki hakikat noktasında acınacak halimize pek çok insanlar gıbta ile bakıyorlar. Bütün bu insanlar divane mi olmuşlar, yoksa şimdi ben divane mi oluyorum ki bu dünyaperest insanları divane görüyorum

18 Kasım 2013 Pazartesi

madem

Dün gece Mektubat'ta nereye rastladım?
-Dünya madem fanidir
-Hem madem ömür kısadır
-Hem madem lüzumlu vazifeler pek çoktur
-Hem madem hayat-ı bakiye burada kazanılacak...

Nur'dan bu pasajın mütalaasını istedik. Biraz keyifsizdi, yine ruhuna bu dünyaya biraz daha sabredebilmesi için söz geçirmeye çalışıyordu. Ama bizi kırmadı. Anlattı, anlattı. Düşündürdü, düşündürdü. İçi çağlıyor, dolup taşıyordu; bizi de o çağlayanın kıyısına çekti. Dün gece öyleydi.

Dün gece çok faniydi her şey. Ağrıyan dişime baktım. Eskiyen, fena bulan her şeyime baktım. Sonra kaybolan saatim... Sonra derin bir oh çektim. Elhamdülillah. Bize bekayı hatırlatan bütün hüzünlerimize elhamdülillah. Hüzün demişken Üstadın dediği gibi yetimane hüzün değil, ulvi hüzünden bahsediyoruz. Çiçek, böcek, yağmur, çamur değil işimiz.
El baki hüve'l baki
Nokta


10 Kasım 2013 Pazar

musallat

Gün geçmiyor ki bir aksiyon daha yaşamayayım. İstanbul sokakları tekin değil, dikkat etmek lazım vs vs gibi lakırdıları kulak ardı etmişliğimin bilmem kaçıncı senesinde Allah karşıma bir şizofreni çıkardı. Fal taşı gibi açılmış gözleriyle "dostum olacaksın, neden dostum olmuyorsun" diye bağıran zavallıya mı, yoksa kendi halime mi acıyayım bilemedim. Velhasıl her an tehlike kapıda ve dikkatli olmakta fayda var. Bir de Hafîz olan bir Rabbimiz var ki onu anmadan geçemem. Elhamdülillah bu da bitti.